Belki ansızın çıkıp gelebilirim.
Eski alışkanlıklar yeniden başlarmı?
Hani sohbet ederdik geceler boyunca,
Sonra güneş dogardı başın omuzumda
Utanırdık sanki suçluymuşuz gibi
Ve gülerdik halimize çocuklar gibi.
Aşk nedir diye sorardık ya birbirimize,
Sonra cevap verirdik: bazen bir bakış
bazen bir gülüş diye.
Bizimkide bir bakışla başlamıştı
sonra utangaç selamlaşmalar
ve gizli gizli buluşmalar,
Güzel günlerin başlangıcıydı sanki
Ama o kör olası gurur ayırdı bizi.
Sonra, sonrasını hatırlamak bile acı...
Geri döndürmek isterdim geçen zamanı
Sonra senden af dilemek günlerce
Affettigin an sıfırdan başlamak
ve öyle devam etmek.
Fakat geriye dönüş yok artık
Bunlar bir rüyadan ibaret,
Bu rüya hep böyle devam edecek.
Sadece hatıralar, bir resmin
ve kırık kalpler hatırlanacak...
Artık Nefes Almak İstemiyorum!
Umutlarım da aynı sen gibi bırakıp gittiler beni
Kıramadığım zincirlerle bağlandım
Zindanlara hapsedildim
Sensizliğin ne olduğunu hala öğrenemedim
Kaç kere sevdin beni?
Kaç kere “ seni seviyorum “ dedin?
Şimdi cevap ver bana
Madem gidecektin niye geldin
Madem hiç benim olmayacaktın
Niye kendini sevdirdin
Git artık…
Benden uzaklara adımı bile anmayacağın yerlere git
Git ki bendeki seni öldürebileyim
Git ki sevgimi kalbime gömebileyim
Nerden bilirdim sevginin ve aşkın bu kadar canımı acıtacağını
Zamansız gelip beni yok edeceğini
Benim için hayatta bir sen vardın
Senin içinse karanlıklar arasında bir ben
Şimdi Nolur git…
Git ki bitebileyim seni
Git ki unutabileyim gözlerini
Git yalvarırım git..
Artık nefes almak istiyorum…
Bir gün insan virgülü kaybetti,
o zaman uzun cumlelerden korkar oldu;
ve basit ifadeler kullanmaya başladı...
Bir gün insan ünlem işaretini kaybetti, alçak sesle;
ve ses tonunu değiştirmeden konuşmaya başladı...
Bir gün insan soru işaretini kaybetti,
ve soru soramaz oldu;
artık elindekiyle yetiniyor,
daha fazlasını, daha farklı olanını merak etmiyordu...
Bir gün insan iki nokta işaretini kaybetti;
ve davranış nedenlerini,
baskalarına açıklamaktan vazgeçti...
Bir gün insanın elinde sadece tırnak işareti kalmıştı;
artık kendine ait hiçbir düşüncesi yoktu,
başkalarının düşüncelerini tekrarlıyordu...
SENİ SEVİYORUM
sevmek; bakmak değil görmekse eğer,
sevmek; yanındayken başını
omuzuna koyabilmekse eğer,
sevmek; yanındayken yalnızlığı unutmaksa eğer,
SENİ SEVİYORUM....
* * * * *
sevmek; senle iken yere daha sağlam
basabilmekse eğer,
sevmek; yokluğunda seninleymiş gibi
hissetmekse eğer,
sevmek; hayallerine senide sokabilmekse eğer,
SENİ SEVİYORUM
* * * * *
sevmek; yatağa uzandığında, seni düşlemekse eğer
sevmek;sen üşüdüğünde gölgemle
seni ısıtmaksa eğer,
sevmek; sevdiğini çıklık çığlığa söylemekse eğer,
SENİ SEVİYORUM
* * * * *
sevmek; el ele tutuştuğunda kalbinde bişeylerin
kopmasıysa eğer,
sevmek; gözgöze geldiğin de hiç kıpırdamadan
bakabilmekse eğer,
sevmek; kalbini kalbinde hissetmekse eğer,
SENİ SEVİYORUM
senin olmadığın her yerde üşüyorum
Ah gül pınarım
Hayatın en yorgun anında
Haşarı saçlarınla
Çocuksu bakışlarınla
Çaldın gönül kapımı.
Ah buğu bakışlım
Renklerin solduğu
Şarkıların sustuğu
Zamanın durduğu
Yerde sen başlıyorsun.
Ah sevdalım
Sen yüreğim kadar yakın
Çocukluğum kadar uzaksın
Lal olmuş dilim
Bunu nasıl anlatsın ?
Gözlerinin ruhuma aktığı
O günden beri,
İçimde sevdanı saklıyorum.
Ve inan sevdiğim inan
Senin olmadığın her yerde üşüyorum !..
Gönderen: OSMAN GÜNDOĞDU